“Katledilişinin 44.yılında Komünist Önder İbrahim Kaypakkayanın ışıklı yolunda tarihten geleceğe Yürüyoruz!” şiarıyla, 06 Mayıs Avusturya Linz, 07 May
Bundan 44. Yıl önce 18 Mayıs 1973’te doksan gün süren işkencelerde „ser verip, sır vermeyen „ önderimiz İbrahim Kaypakkaya yoldaş (Diyarbakır) Amed zindanlarında faşist cellatlarca katledildi. Kaypakkaya yoldasın işkencehanelerde başeğmeyen kararlı duruşu yoldaşlarına olduğu kadar tüm devrimcilere de örnek oldu ve olmaya devam ediyor. Faşizmin zindanlarında işkencehanelerde direnmenin, onurlu, kararlı duruşun adı olan Kaypakkaya sadece fiziksel direnişiyle tarihe mal olmadı.
O’nu unutulmaz kılan Türkiye ve devrim gerçekliğini, TKP/ML ile ifadesini bulacak olan ideolojik politik çizgide somutlamasıydı.
TKP/ML nin kuruluşuna temel teşkil eden devrimci komünist teoriyi; revizyonizme, oportonizme, pasifizme, parlementerizme ve reformizme karşı ideolojik mücadele yürüterek şekillendirdi. Kaypakkaya yoldaş Marksizm-Leninizm ve Maoizmin bilimsel yol göstericiliğinde, Büyük Proleter Kültür Devriminin düşünsel-ideolojik bakış acısının yarattıgı devrımsel etkiyle, ülkemiz Türkiye gerçekliğini tahlil etmiş, muazzam ve derinlikli bir devrimci teorik hat oluşturmuştur. İdeolojik planda uzlaşmaz bir hatta durmuş, pratik olarak ta Türkiyede sınıf mücadelesinin tarihi tecrübelerini ele alıp değerlendirmiş, 15-16 Haziran Büyük işçi direnişinden dersleri çıkarmış, Silahlı halk savaşı yoluyla devrimin imkanlı hale geleceğini savunup, buna uygun davranmıştır. O teoriyi Türk, Kürt ve çeşitli milliyetlerden proleteryanın elinde tarihsel bir silaha dönüştüren tutuma sahiptir. Silahların eleştirel gücüyle Türk Hakim sınıflarının burjuva / feodal faşist devletinin altedilebilmesi için Halk Savaşı yolunu göstermiştir. Partinin, halk ordusunun ve Halkın Birleşik cephesinin mücadele içinde gelişip çelikleşeceğini berrak bir şekilde ifade etmiş ve ardıllarına doğrultuyu göstermiştir.
Kaypakkaya yoldaşın düşünselliğinde, yalpalama, uzlaşma, kendiliğindencilik, ve güce tapma yoktur. Proletaryanın kızıl sancağını göndere çeken önder yoldaş Kaypakkaya; Türkiye devriminin yolu, ittifaklar ve cephe politikası, Demokratik Halk devriminin dostları ve düşmanları, Faşist Kemalist diktatörlüğün ve devletin niteliği ile faşizmin yüzünde maske görevi gören Parlamentonun işlevini doğru biçimde ortaya koymuştur. Kürt ulusuna tam hak eşitliğini ve kendi kaderin tayin hakkını kayıtsız şartsız savunarak, şovenizme/sosyal şovenizme ve Kemalizm zehrinden etkilenen tüm küçük burjuva devrimciliğine karşı sınıf bilinçli proletaryanın ülkemizdeki komünist sesi ve önderi olmuştur.
Kaypakkaya yoldaşın bize bıraktığı güzergahta Demokratik Halk devrimi yolunda, Halk savaşı mücadelesinde 45 yıldır yüzlerce kadro, üye, militan ve savaşçısını kaybetmiş bir geleneğin temsilcileri olarak; en son Dersim / Aliboğazda 8 Halk savaşçısı gerillanın tereddütsüz direnişi ve düşmana karşı koyuşları devrim davasına adanmışlığın son halkalarıdır. Vartinikten, Aliboğaza direniş ruhuyla İbrahim yoldaşın kurduğu parti saflarında ve çizgisi önderliğinde toprağa düşen halk ordusunun Partizan savaşçılarının can ve kan pahasına yarattıkları değerleri savunarak, izlerinden gitmeye, tarihten geleceğe yürümeye devam edeceğiz !
Emekçiler,
Önder yoldaşı andığımız bu süreçte faşist Türk devletinin dümenindeki Tayyip Erdoğan nın AKP hükümeti eliyle, Kürt ulusuna karşı topyekün ve dozu artan düzeyde saldırılar yapılmakta, seçilmiş HDP milletvekilleri, belediye başkanları devlet terörüne maruz kalmakta ve tutuklanmaktadırlar. Muhalif basın, gazeteciler, sosyalist devrimciler ve kamu emekçisi eğitimciler tutuklanmakta, işlerinden atılmaktadırlar. OHAL ve KHK lerin hüküm sürdüğü bir süreçte faşist devletin her türlü azgınlığıyla saldırılarını sürdürdüğü bir dönemde, Anayasa ve başkanlık tartışmaları ekseninde 16 Nisan`da göstermelik bir referandum oyunu sergilenecektir. Faşist Türk hakim sınıfları arasında süren it dalaşında, faşist sistemin şu yada bu biçimine evet yada hayır demenin işçi, emekçiler ve ezilenler cephesindekiler için hiç bir yararı ve getirisi yoktur. Düzen içi çözüm arayışlarına karşı, devrimci mücadeleyi yükseltmenin, kurtuluşun sandıkta değil halkın örgütlülüğü ve halk ordusunun savaşıyla kazanılabileceği bilinciyle mücadelenin büyütülmesi gerektiğini bir kez daha ilan ediyoruz !
Devrimciler, Yoldaşlar,
Kaypakkaya yoldaşı unutulmaz kılan, 45. yıl önce yaktığı isyan ateşinin her türlü saldırıya karşın parlayarak sürdürülüyor olmasının esas nedeni, devrimci değerleri ölümüne savunmanın, ser verip sır vermemenin, sistemle hiçbir biçimde uzlaşmamanın, düzen içi düşünüş ve beklentilere kapılmamanın ve teslimiyetin değil direnişin sembolü olmasındandır. Katledilişinin 44. Yılında Komünist önder Kaypakkaya yoldaşı anmak için düzenlediğimiz gece ve etkinliklere tüm emekçileri, devrimcileri, yurtseverleri ve Partizan yoldaşlarımızı katılmaya çağırıyoruz !